Eyyübiye’de toplu iş sözleşmesi için anlaşma sağlanamadı

GÜNDEM

Belediye İş Sendikası Eğitim ve Örgütlenme Uzmanı Menduh Öztürk, Eyyübiye Belediyesi Temsilcisi Mehmet Ali Güneş ve Belediye İş Sendikası Ahmet Gökalp, Eyyübiye Belediyesi ile yapılacak toplu iş sözleşmesi hakkında basın açıklamasında bulundu.

 

“SENDİKAMIZ TOPLU SÖZLEŞME İÇİN YOĞUN ÇABA HARCIYOR”

Belediye İş Sendikası Eğitim ve Örgütlenme Uzmanı Menduh Öztürk, yaptığı açıklamada, Belediye-İş’in toplu sözleşmelerde, günlük, dönemsel fırsatçı politikalar değil; karşılıklı güvene dayalı, uzun vadeli ve ilkeli bir politika izlediğini belirterek, “Sendikamız bu anlayışla Eyyübiye Belediyesi’nde de pandemi koşullarındaki zorlu çalışma şartlarına, ekonomik krizin getirdiği yoksullaşmaya rağmen toplu sözleşmenin masada bitmesi için yoğun çaba harcıyor, emek veriyor” dedi.

 

“ANLAŞMAYA VARAMADIK”

“İşyerimize zarar gelmesin diye toplu sözleşme sürecinin başından beri yaşanan olumsuzluklara, masada verilen sözlerin tutulmamasını kamuoyuna yansıtmadık” diyen Öztürk, açıklamasında şu ifadele yer verdi;

“Ancak bütün bu fedakarlığımıza rağmen, bugün gelinen noktada emeğimizin karşılığını almak için oturduğumuz toplu sözleşme masasında Eyyübiye Belediyesi yönetiminin uzlaşmaz, hakkaniyetsiz tavrı ve hukuk tanımazlığı nedeniyle anlaşmaya varamadık.

Bugün bizi burada bu açıklamayı yapmaya iten etken de işverenin üyelerimizi açlığa ve yoksulluğa iten tek yönlü dayatmasıdır.

Belediye yönetimi, sendikamızın tüm iyi niyetli diyalog çabalarını, uzattığı eli dayatmalarla adeta itmektedir.

Hiç kimsenin, belediye emekçilerini görmezden gelme, onların düşünce ve taleplerini yok saymaya hakkı yoktur.

Belediye emekçileri taşerondan belediye şirketine düşük ücretle geçirilmeleri yetmez gibi, iki yılı aşkın süredir de Yüksek Hakem Kurulunun belirlediği yüzde 4 sefalet zammına mahkum edildiler. 

Ülkemizin gerçeklerini de yaşadığımız ekonomik sıkıntıları da biliyoruz. EKİM 2020’DE DÖRT KİŞİLİK AİLENİN AÇLIK SINIRI 2.482,28 TL, YOKSULLUK SINIRI 8.085,62 TL.

Bizlerin ise gerçek enflasyon dediğimiz, çarşı pazar enflasyonu %30’un üzerinde.

Geçim ve yaşam sıkıntısı çekiyoruz.

Artık bıçak kemiğe dayandı… Eyyübiye Belediyesi emekçileri geçinemiyor, çocuklarına harçlık veremiyor.

Üyelerimiz, alınteriyle çalışan, ücret dışında bir geliri olmayan emekçilerdir.

Onların tek derdi, aldığı ücretle evini geçindirip, çocuğunu kimseye muhtaç etmemektir.

Hiç kimse Belediye-İş Sendikasından üyelerimizin çocuklarını açlığa ve yoksulluğa mahkûm edecek bir sözleşmeye mahkûm etmemizi istemesin.

 

“İŞÇİLER BU MÜCADELEYİ HAK EDİYOR”

Çünkü yıllardır Eyyübiye’ye emek veren, alın teri döken her türlü fedakarlığı yapan işçiler bu muameleyi hak etmiyor…

Eyyübiye, Urfa’mızın, Şanlıurfa, ülkemizin göz bebeğidir.

Eyyübiye’yı Eyyübiye yapan, günün yirmi dört saati, hayatın tüm alanlarında alınteri döken Eyyübiye’ye emek veren emekçilerdir. 

Bugün Eyyübiye Belediyesinde üyelerimiz, belediye emekçileri huzursuzdur. Üyelerimiz günlük mesailerini “ne zaman toplu sözleşmesi imzalanacak?", "geçim sorunumuzu çözebilecek miyiz?” gibi düşüncelerle geçirmektedir.

Bizler üyelerimizin bu tür ikilemlere girmeden, daha huzurlu ve verimli bir şekilde çalışmasını, üretmesini Urfa halkına daha da iyi hizmet vermelerini istiyoruz.

Geleceği konusunda kafasında belirsizlik olan, hayat pahalılığından, zamlardan bunalan üyelerimizin daha iyi hizmet vermesi beklenemez.

Elbirliğiyle bu sorunu çözmeliyiz.

Eyyübiye Belediyesi emekçileri ve  Eyyübiye halkı böyle bir belirsizliği hak etmiyor.

 Biz dün olduğu gibi, bugün de sorumluluk bilinciyle taşın altına elimizi koymaya hazırız.

Biz dün olduğu gibi yarın da bize bir adım atana iki adım atmaya hazırız.

ANCAK HİÇ KİMSE BİZDEN EMEKÇİLERE SEFALET VE YOKSULLUK GETİRECEK BİR SÖZLEŞMEYE İMZA ATMAMIZI BEKLEMESİN.

Sendika olarak Eyyübiye Belediye Başkanı Mehmet Kuş’dan talebimiz açık ve nettir.

Sayın Mehmet Kuş, belediye işçilerinin ücretlerine, enflasyonun geldiği noktaya bir bakın, elinizi vicdanınıza koyun, hakkaniyetli olun, eşit işe eşit ücret ve eşit haklarla bu sözleşmeyi masada bitirin.

Atacağınız bu imza, iş barışına, huzura ve alın  terinin hakkına atılacak bir imza olacaktır.”